Çiğdem Yılmaz / İSTANBUL – Muğla’da, 16 Temmuz 2020’de kaybolduktan 5 gün sonra diri diri yakarak öldürüldüğü ortaya çıkan 27 yaşındaki üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in davasında yeni bir gelişme yaşandı. Yargıtay, katil Cemal Metin Avcı hakkında verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını bozarak “tasarlayarak ve canavarca hisle öldürme” suçunun unsurlarının oluşmadığına hükmetti. Bu kararın ardından Avcı’nın “niteliksiz kasten öldürme” suçundan yargılanması gerektiği belirtildi. Haksız tahrik indiriminin uygulanması halinde sanık, en iyi ihtimalle 7 yıl, en kötü ihtimalle 11 yıl sonra serbest kalabilecek.
‘Hukuk garabetidir’
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının bozulmasına tepki gösteren mağdur ailenin avukatı Dr. Rezan Epözdemir, Yargıtay kararının oy çokluğu ile alındığını vurgulayarak şunları söyledi: “Sanık Cemal Metin Avcı’nın müvekkillerimizin kızı Pınar Gültekin’i canavarca hisle ve tasarlayarak öldürmediği, aynı zamanda haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiği gerekçesiyle karar sanık lehine bozulmuştur. Bize göre Yargıtay’ın oy çokluğuyla aldığı bu karar açıkça hukuk garabetidir.”
Aşamalarda 3 defa değişen, kendi içinde çelişen ve dosyadaki delillerle desteklenmeyen bir haksız tahrik savunmasına dayanılarak sanığın cezasının hafifletilmesini hukuken kabul edilemez olarak nitelendiren Epözdemir, “Bu karar, kadın cinayetleriyle kararlı mücadeleyi sekteye uğratabilir” dedi.
‘Diri diri yakıldı’
Rezan Epözdemir, Pınar Gültekin’in öldürülme şeklinin açıkça “canavarca hisle” işlendiğini vurgulayarak şöyle devam etti:
“Dosyada bulunan Adli Tıp Kurumu raporuna göre, Pınar Gültekin henüz canlıyken yakıldı, üzerine beton dökülerek nehre atıldı. Ancak Yargıtay, buna rağmen ‘canavarca hisle öldürme’ olmadığını söylüyor. Türk Ceza Kanunu’nun 82. maddesinde ‘canavarca hisle öldürme’ tanımına canlı yakmak örnek olarak verilmişken, Pınar Gültekin için bu nitelikli halin uygulanmaması son derece düşündürücüdür.”
Üst sınırdan verilse de…
Sanık 12 yıl ceza alırsa 7 yıl sonra, 18 yıl ceza alırsa 11 yıl sonra serbest kalacak. Eğer Yargıtay’ın bozma kararı doğrultusunda yeni yargılamada alt sınırdan ceza verilirse, Cemal Metin Avcı Temmuz 2027’de, üst sınırdan ceza verilirse Temmuz 2031’de tahliye edilecek. Ancak ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yeniden kesinleşirse, Avcı 2050’de tahliye olabilecek.”
Canavarca hisle…
Epözdemir canavarca hisle ilgili de şunları dedi: “TCK 82. maddenin gerekçesine bakıldığında, canavarca hisle öldürmenin en temel tezahürü diri diri yakmaktır. Bunun yanı sıra, boğazın kesilmesi (örneğin testere ile), kişinin ölmeden önce parçalara ayrılması gibi eylemler de canavarca hisle öldürme kapsamına giren en ağır suç örnekleri arasındadır.”
‘Hukuk diye bir şey yok’
Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin, Yargıtay’ın kararına isyan etti. Beş yıldır adalet peşinde koştuklarını ancak her seferinde hukukun karşılarında durduğunu belirterek şunları söyledi: “Benim kızım diri diri yakıldı. Adli tıp raporları bunu kanıtladı ama hâlâ adalet arıyoruz. Beş yıldır mahkemelerdeyiz, beş yıldır aynı acıyı tekrar tekrar yaşatıyorlar bize. Dava ne zaman bir noktaya gelse, hukuk duvarı gibi karşımıza çıkıyorlar. Artık hukuk diye bir şey yok. Biz adalet ararken onlar katili koruyor. Acımı unutmaya çalışıyordum ama dünden beri sanki kızım dün öldürülmüş gibi hissediyorum. İlk günkü gibi içim yanıyor. Bize her seferinde aynı acıyı yaşatıyorlar, beş yıldır devam eden bu hukuk savaşı bize her gün Pınar’ı yeniden kaybettiriyor.”
‘Bunun üstünde bir vahşet tanımlanamaz’
Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Halis Dokgöz, Pınar Gültekin’in öldürülmesine ilişkin yaptığı açıklamada, olayın vahşet boyutuna dikkat çekerek, canavarca hisle öldürmenin hukuki tanımının tartışmalı olduğunu ancak yaşananların bu tanıma fazlasıyla uyduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Pınar Gültekin davasında, adli tıp raporlarında mağdurun canlı canlı yanarak öldüğü ortaya çıktı. Yani önce öldürülüp yakılmadı, doğrudan diri diri yakıldı. Bu gerçekten canavarca bir his. Bunun daha üstünde bir vahşet tanımlanamaz. Elbette bu hukuki bir kavram ama sonuçta hâkimin takdirine bırakılan bir değerlendirme. Bunun üstüne daha ne olabilir ki? Öldürmeye teşebbüs edilmiş, ardından yakılmış ve yaşarken gömülmüş. Bir insan bedenine yönelik bu tür yok edici eylemlerin hukuki indirim sebebi olmaması gerektiğini düşünüyorum. Özellikle bu olayda, canavarca his kavramının daha nasıl tanımlanabileceğini gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum. Hukukçuların, bu tür olaylarda toplumun vicdanını tatmin edecek açıklamalar yapması gerektiğine inanıyorum. Bunun ötesinde bir durum olamaz.”
Ne olmuştu?
Muğla’da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in 2020’de öldürülmesiyle ilgili görülen davada ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan Cemal Metin Avcı’nın cezası, uygulanan haksız tahrik indirimiyle 23 yıla düşürülmüştü. Mahkeme, Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı ile diğer sanıkların beraatine hükmetmişti. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı, Avcı’ya ve kardeşi Mertcan’a verilen beraat kararını istinafa taşımıştı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi’nde görülen duruşmada Cemal Metin Avcı’ya yerel mahkemece verilen haksız tahrik kararını kaldırarak “tasarlayarak ve canavarca hisle eziyet çektirerek kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesine karar vermişti. Heyet, sanığa “haksız tahrik” ve “iyi hal” indirimleri uygulanmasına yer olmadığına hükmetmişti. Müebbet hapis cezası sonrası dosya, sanık avukatı tarafından temyize gönderilmişti.
More Stories
Kazada Babasını Kaybeden Oğul Tepkili
Ege Denizi’nde bir deprem daha
‘Kanal krizi’ büyüyor: Panama Devlet Başkanı’ndan Trump’a rest